Skip to content Skip to footer

Bülten 17 – 27 Haziran 2025

Susam Bülten­
Haziran 2025 – Sayı 17

Bu sayıda neler var? 
    • Servette Crème de la Crème: Dünya genelinde en tepedeki %1’in payı on yıllardır sabit, toplam servetin %42‘sini alıyor; yalnızca bazı bölgeler ve kesimler sıralamada yer değiştiriyor
    • Gelir ve Tüketim: Türkiye’de en zengin beşte birlik kesim “İspanyol” gibi yaşarken, en yoksul beşte bir ise “Vietnamlı” düzeyinde geçiniyor  
    • Yabancı Turistler: 2025’in ilk beş ayında yabancı ziyaretçi sayısı 15 milyon 600 bini geçse de geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde bir daha az

Bu hafta Bilgi Gibi Bilgi podcastin beşinci bölümünde 90 Milyar Dolar seviyesine gelen e-ticaret üzerine konuştuk

Cevabını aradığımız soru şu:

Gerçekten 1 günlük teslimata ihtiyaç duyacak kadar acele mi ihtiyaçlarımız?

Dinlemek için:

Spotify veya Youtube

Bu hafta aramıza 56 yeni takipçi katıldı!

Abone değilseniz ve gördüklerinizi beğendiyseniz:

ÜCRETSİZ ABONE OL

Servet Eşitsizliği

Eşitsizlik ‘ne’dir?

İster bi’ apartmandaki komşular arasında ister tüm gezegende bakın, karşımıza çıkan olgu aynı: Servet ve gelirin kişiler / gruplar arasında asimetrik dağılması… Ölçek büyüdükçe kimlerle kıyas yaptığımız anlatıyı değiştiriyor ama kavramı değil… 

Eşitsizliği ‘nasıl’ biliriz? Burada iş teknikleşir (ama teknikten ibaret değildir).

Ölçme-biçme süreçleri ise ölçek büyüdükçe kat kat karmaşıklaşır; veri eksiklikleri, para birimi çevrimleri ve gösterge seçimi (gini vb.) yüzünden “ne kadar eşitsiziz?” cevabı yoruma (yani  yönteme) açık hâle gelir. Bu zorluğun üstüne bir de küreselleşen üretim zincirleri eklenir. Emek-yoğun süreçler ülkeden ülkeye kaydıkça “kim üretiyor?” ile “kim kazanıyor?” arasındaki coğrafî mesafe büyür; ama gelirin piramidin tepesinde yoğunlaşma eğilimi, yani sermayenin birikim rejimi değişmez. Kısacası asimetrik bölüşümün adresi sürekli yer değiştirir, onu ölçmek giderek daha zahmetli olur, fakat eşitsizliğin ‘mantığı’ sabit kalır. 

Aşağıdaki grafikler ise Türkiye’deki eşitsizlik ilişkisine dair birkaç fikir veriyor:

  • 2023’te Türkiye’deki en zengin %1’in servet payı, küresel “en zengin %1” ortalamasının yalnızca 6 puan altında; 2004’ten beri ilk kez aradaki fark %10’un altına indi. 
  • 2004-2022 arasında servet eşitsizliği bakımından ABD’den daha “iyiydik”; 2023’te ibre tersine döndü, Türkiye payını hızla artırarak ABD’nin üstüne çıktı.
  • AB tüm dönem boyunca her iki ülkeden de iyi konumda kalırken, dünya ortalaması otuz yıldır neredeyse yerinden oynamadı. 
Kısacası, veri toplamak güç ama mesaj net: 2023, Türkiye’de en varlıklı %1’lik kesimin servet piramidinde üst basamaklara doğru en hızlı tırmandığı yıl oldu. 
 
Net Kişisel Servet – En Yüksek %1 (1995-2024)

Kaynak: World Inequality Database

Net Kişisel Servet – En Yüksek %0.1 (1995-2024)

Aşağıdaki grafikte ise bölgelere göre en varlıklı binde birlik kesimlerin toplam servetten aldığı payı görüyoruz. 

 Kaynak: World Inequality Database

Türkiye’nin Servet Eşitsizliği (1995-2023)

2002-2007 yılları arasında en zengin 1000’de 1’lik dilimde bulunanların toplam servetten aldığı pay giderek azaldı. 2008-2018 arasında ise aynı grubun payı kademeli olarak arttı. 2022 ve 2023’te ise 28 yıllık periyottaki en yüksek artış oranları gerçekleşti. Aynı zamanda 2023 yılında en zengin 1000’de 1’in en zengin 100’de 1 içinde aldığı payın da en yüksek olduğu noktaya ulaştık. 100’de 1’lik dilimin servetinin yarısından fazlasını 1000’de 1’lik dilim oluşturuyor. 

Kaynak: World Inequality Database
 

Türkiye’de Gelir ve Harcama

Türkiye’de Gelir Eşitsizliği (1987-2023)

1987-92’de en zengin yüzde 1’in millî gelirden aldığı pay, en yoksul yüzde 50’ninkini 10 puandan fazla geçiyordu; 1993-2002’de fark %8-9 bandına indi. 2002-06 arasında ise adeta eridi ve 2007’de kâğıt üzerinde “sıfırlandı.” Ancak bu başlıkta adil görünen tablo gerçekte büyük uçurumu gizliyordu: 2007’de bile yüzde 1’deki ortalama bir kişinin geliri, alt yüzde 50’deki ortalama birinin gelirinin yaklaşık 50 katıydı. 2007’den sonra fark yeniden açılmaya başladı; artış yavaş ama istikrarlı sürdü ve 2023 verileri, gelir eşitsizliği açısından son otuz yılın en olumsuz noktasına gelindiğini gösterdi. Kısacası, “fark kapanıyor” göründüğü dönemde bile gelir piramidi dar değil, yalnızca üst basamakların gölgesini gizliyordu; son on yılda o gölge yeniden büyüdü…

Kaynak: World Inequality Database

“İçimizdeki İspanyollar”

 Kaynak: World Bank; Susam’ın hesabı
Tüketime göre en alt ve en üst %20’lik gelir grubunun harcama oranları
  • En alt %20’nin payı (sol eksen) 2007’de toplam pastanın %7,3’üne kadar çıkmışken 2024’te %5,6’ya düştü.
  • En üst %20’nin payı aynı dönemde (sağ eksen) %41’den %48’e sıçradı; artışın büyük bölümü 2020 sonrası dönemde gerçekleşti.
Kısacası en zengin beşte birlik kesimin tüketimdeki ağırlığı pandemi sonrası dört yılda yedi puan büyürken, en yoksul kesimin payı iki puandan fazla eridi. Alışveriş fişleri de gösteriyor ki son dönemde harcama gücü tabandan tepeye doğru hızla kayıyor. 
Kaynak: TÜİK
En Alt ve En Üst %20’lik gelir grubunda eğitim harcaması

 
 Kaynak: TÜİK
Grafikteki yeşil yatay çizgi, hanelerin toplam bütçesi içinde eğitime ayrılan ülke ortalamasını gösteriyor.
  • Lacivert sütunlar (en alt %20’lik gelir grubu) ortalamanın belirgin altında: en yoksul kesim bütçesinin çok küçük bir bölümünü eğitim için ayırabiliyor.
  • Kırmızı sütunlar (en üst %20) ise ortalamayı keskin biçimde aşıyor; varlıklı haneler, harcama sepetlerinde eğitime üç-dört kat daha fazla pay veriyor.
Gelir uçurumu yalnızca tüketim düzeylerini değil, gelecek kuşakların fırsat kümesini de biçimlendiriyor. Üst dilim, eğitime yüksek yatırım yaparak ayrıcalığını yeniden üretirken, alt dilim düşük pay nedeniyle bu döngüyü kıramıyor. Bu da gelir eşitsizliğinin uzun vadede nasıl “eğitim eşitsizliğine”, oradan da kalıcı sınıf farklarına dönüştüğünü gösteriyor.
 
 
Yıllık Yabancı Ziyaretçi Sayıları

Yaz geldi, haziran bitiyor bile…Türkiye’nin ana turist akışı Almanya ve Rusya’dan gelmeye devam etse de bu iki pazarda gerileme var. 

Milliyetlere Göre Ziyaretçi Sayıları

 Kaynak: Turizm Databank

Türkiye’ye Gelen Aylık Toplam Yabancı Ziyaretçiler 

 Kaynak: Turizm Databank

 
 

Susam Bülten Nedir?

Her yer veri her yer data. Peki biz ne yapıyoruz?

Anlamanın, katkıda bulunabileceği diğer hedefler bir yana, kendisinin de bir amaç olduğuna inanıyor ve bu yolda ilerlemek istiyoruz. Her hafta yayımlanacak bültenimizde; lahmacun fiyatlarının il il enflasyon karşısındaki seyrinden meclis puan tablolarına (vekillerin performansına dair kapsamlı istatistiklere), dizilerde ve tartışma programlarında (görüntü işleme yöntemleriyle elde ettiğimiz verilerle) ne gördüğümüze, sokaklardaki hurda/eskici hikâyelerine kadar geniş bir yelpazede veriler ve analizler paylaşacağız. Her şeyi bir soru ve dolayısıyla bir araştırma konusu haline getirmeye hazır olan herkesi, bu bültenle aramıza bekliyoruz.

Sıkça Sorulan Sorular:
Adı neden Susam: Çünkü Research İstanbul ofisi Susam Sokakta.

Gizliliğe genel bakış

Bu web sitesi, size mümkün olan en iyi kullanıcı deneyimini sunabilmek için çerezleri kullanır. Çerez bilgileri tarayıcınızda saklanır ve web sitemize döndüğünüzde sizi tanımak ve ekibimizin web sitesinin hangi bölümlerini en ilginç ve yararlı bulduğunuzu anlamasına yardımcı olmak gibi işlevleri yerine getirir.